Böbrek Taşı
Böbrek Taşı
Böbrek Taşı

Böbrek taşları oldukça sıkıntı oluşturan sağlık problemidir.

Böbrek taşları erkeklerde daha sık görülüyor. 20–40 yaş arasında daha sık görülen böbrek taşından korunmanın ilk koşulu yaz aylarında günde 3, kış aylarında 2 litre su içmektir. Ayrıca kahve, çay ve kola tüketimini sınırlamak gerekir.

Kalsiyum, oksalat veya ürik asit gibi maddeler idrar içerisinde normalde beklenenden daha yüksek yoğunlukta bulunursa böbrek taşı oluşur. Bu maddeler kristaller halinde böbrekte çökelebilir ve zaman içerisinde büyüyerek böbrek taşını meydana getirir. Taşlar yer değiştirerek veya idrar kanallarından aşağıya doğru hareket ederek vücuttan atılabilir. Ancak taş büyükse idrar kanalının herhangi bir yerinde takılarak idrar akışına engel oluşturan taşlar genellikle korkulan, şiddetli tipik böbrek ağrısına yol açar. Bu durumdaki hasta ani başlayan yan ağrısı, bulantı, kusma şikâyetleri ile acile gelir. Bazen de uzun dönem hafif yan ağrılarını önemsemeyen hastalarda çok büyümüş tedavisi zor taşlara rastlıyoruz.

Risk Faktörleri

Bazı hastalıklar ve alışkanlıklar kişide böbrek taşı oluşum riskini tetikliyor. Özellikle yaşamında daha önce kalsiyum taşı olan bir hastanın tekrar taş hastalığına sahip olma riski çok daha yüksek. Öyle ki geçmişte taş hastalığı olan hastalarda ikinci kez taş oluşma olasılığı bir yıl içerisinde %15 iken 10 yıl içerisinde %80’lere çıkıyor.

Bazı hastalıklar kişinin taş hastalığı riskini arttırır. Gut hastalarında ve idrarında yüksek ürik asit bulunanlarda da böbrek taşı riski fazladır. Ayrıca kristallerin oluşumuna yol açan bazı ilaçlar taş hastalığı riskini artırır. Sık veya sürekli ishal durumunda, ya da sıvı kaybı sonucu yoğun, asidik idrar çıkaran kişilerde böbrek taşı gelişebilir.

Beslenme Alışkanlıklarınıza Dikkat Edin

Taş oluşumunda beslenme alışkanlıklarının de rolü büyük. Beslenme düzenine dikkat ederek büyük ölçüde taş oluşumunu önlemek mümkün. Dikkat edilmesi gereken noktaları şunlardır.

Başlıca su olmak kaydıyla bol miktarda (günde 2,5 litre) sıvı alın.

Kola, gazoz gibi asitli içecekleri haftada 1 litreden fazla tüketmeyin.

Çay tüketimi azaltın.

Greyfurt suyu ve elma suyunun taş hastalığı riskini arttırabilir. Öte yandan saf limon suyu koruyucudur.

Süt ve süt ürünlerinin hiç tüketilmemesi taş oluşum riskini arttırır. Kalsiyumdan yoksun diyetler uygulanmamalıdır. Süt, yoğurt, peynir gibi besinler makul ölçülerde tüketilmelidir.

Bol lifli besinleri tercih edin.

Yüksek oksalat içeren pancar, soya, kara çay, çikolata, kakao, kuru incir, karabiber, fındık, maydanoz, haşhaş tohumu, ıspanak, çilek, böğürtlen vs. besinleri aşırı tüketmeyin.

Taş hastalığınız varsa bira ve diğer alkollü içecekler, sakatat, kuru bakliyat, mantar, ıspanak, kuşkonmaz, karnabahar ve et tüketimini kısıtlayın.

Tuz kullanımını azaltın.

Belirtileri

Taş hastalığında görülen ağrı en sık rastlanan belirti. Böbrek ağrısının şiddeti değişiyor. Bazı kişilerde belli belirsiz bir sızlama şeklinde görülürken bazılarında son derece şiddetli, kıvrandırıcı ve hastaneye yatmayı gerektirecek yoğunluğa kadar ulaşabiliyor.

Ağrı atakları taşın üreter (böbrekle mesane arası idrar kanalı) içerisindeki hareketi ve buna bağlı spazmlara bağlıdır. Şiddetli ağrı atakları genellikle 20 – 60 dakika arasında sürebilir. Böbrek ağrısı, taşın bulunduğu vücut tarafında olur. Ağrının yeri taşın yerine ve hareketine göre değişebilir. Böbrekte veya üst üreterdeki taş, kaburga ile kalça arasında yan (böğür) ağrısına sebebiyet verir. Alt üreterde ve mesaneye yakın taşlar karın alt kısmında kasıklara doğru yayılan ağrıya yol açar.

Böbrek taşı hastalığında tek belirti ağrı değil. İdrarda kanama, bulantı, kusma, idrar yaparken acı-yanma ve idrar sıkışıklığı hissi de hastalarda görülüyor. İlginç olarak belirti vermeyen böbrek taşlarına da rastlanıyor. Bu taşlar ancak kontrol sırasında ya da başka amaçla çekilmiş filmlerde tesadüfen saptanıyor.

Tanı Yöntemleri

Böbrek taşı tanısı için hastalık belirtilerinin yanında, laboratuvar tahlilleri ve radyolojik tetkiklerden yararlanılıyor.

Direkt Röntgen Filmi

Taşların çoğu standart, yatarak çekilen röntgen filminde görülüyor. Ancak bazıları, örneğin ürik asit taşları ve ufak taşlar saptanamıyor.

İntravenöz Piyelogram (IVP)

İlaçlı böbrek filmi olarak da bilinen IVP’de röntgen ışını altında görülebilen bir ilaç damar içine veriliyor. Bu ilaç böbrekten süzülerek idrar kanallarına atılıyor. İlaç böbrekler ve kanallardan geçtiği esnada çekilen filmlerde tüm idrar yolu ve taşları görüntülemek mümkün.

Bilgisayarlı Tomografi (BT)

Özel bir tomografi incelemesi olan “kontrastsız helikal BT”, yani damardan ilaç verilmeden çok kısa bir süre içerisinde yapılabilen yöntem ile tüm böbrek taşları saptanıyor. BT, idrar yollarındaki her boyut ve tipteki taşları saptamada ve idrar yolu tıkanıklığını göstermede en hassas yöntem olarak günümüzde altın standart olarak kabul ediliyor.

Ultrasonografi

Özellikle hamileler gibi radyasyondan uzak durması gereken hastalarda ultrasonografi tercih ediliyor.

Tedavisi

Taş hastalığının başlangıç ve acil (akut) safhasında tüm hastalar için benzer tedavi uygulanıyor. Başlangıç safhada hastalara, taşın kendiliğinden düşmesi beklenirken, sadece ağrı kesiciler ve su içmesi öneriliyor. Ağrı kesici ve sıvı tedavisini ağız yoluyla alabilen hastalar evine gönderilerek ayaktan takip ediliyor. Ancak ağrı çok şiddetliyse ve hasta su içemiyorsa hastaneye yatırılması gerekebiliyor. Taşın düşürülemediği durumlarda ise girişimsel tedavi yöntemleri tercih ediliyor.

Taş kırma, girişimsel tedaviye ihtiyaç duyulan hastaların çoğunluğunda uygulanabilen başlıca yöntem. Özellikle böbrek içinde ve üreterin üst tarafında yer alan taşlar için iyi bir tedavi şekli olarak kabul ediliyor. Buna karşın 2 cm’den büyük, sert veya böbreği tümüyle dolduran taşlarda uygun bir yöntem değil. Bu yöntemde direkt olarak taşa yönlendirilen yüksek enerjili şok dalgası, cilt ve iç organlara zarar vermeden ilerleyerek taş yüzeyinde kırılma etkisi yapıyor. Bu şok dalga enerjisi ile taşlar küçük parçalara kırılarak idrar yolundan kolaylıkla atılması sağlanıyor. Çok büyük taşlar içinse perkütan böbrek taşı çıkarılması (Kapalı) yöntemi kullanılıyor. Bu metotta çok büyük veya komplike taşlar, ya da taş kırma tedavisine dirençli taşlar ciltten böbrek içerisine yerleştirilen bir tüp yoluyla çıkartılıyor.

“Üreteroskopi ile üreterin alt ve orta kısmında tıkanıklığa yol açan taşların çıkarılmasında kullanılıyor. Üreteroskopik girişimde, çok ince bir teleskopik alet ile idrar borusundan ve mesaneden geçilerek üreterin içerisine giriliyor. Bu ince ve esnek endoskop ile üreter içerisinde ilerleyerek tıkanıklığa yol açan taşa ulaşılarak taş çıkartılıyor.”

İlk taş olayından bir yıl sonra hastalar ultrason ve direkt film ile kontrol ediliyor. Bu dönemde yeniden taş hastalığı yaşamamak için hastaların özellikle sıvı alımına dikkat etmesi gerekiyor.

Çerezlerin Kullanımı
Kişisel verilerinizin Kızılay Sağlık tarafından işlenme amaçları hakkında daha detaylı bilgi için Çerez Politikası Aydınlatma Metni’ni okumanızı tavsiye ederiz.
ÇEREZLERİ ONAYLA